‘’ARTIK BENDE AFYONLUYUM’’ BU SOKAĞI TOKAT’A GÖTÜRECEĞİM
Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı’nın özel davetlisi olarak GastroAfyon festivali kapsamında kente gelen Michelin Yıldızı Dr.Chef Hüseyin Özer, festivalin ilk gününde şehre adım attı. Londra’da kurduğu restoran zincirleriyle Türk mutfağını dünyaya tanıtan Özer, bu kez Afyonkarahisar’ın zengin lezzetlerini yerinde görmek ve tanıtmak için geldi.
Sucuklu Yumurta Rekoruyla başladı
Festivalin açılışında düzenlenen sucuklu yumurta guinnes rekoruyla sahaya çıkan Özer, rekorda bizimde tuzumuz olsun diyerek yaptığı esprili açıklamayla dikkat çekti:
“Ben Londra’da da sucuk yaptım, İngilizlere gerçek sucuk lezzetini tanıttım. Ama anladım ki sucuğun kalbi Afyonkarahisar’da atıyor.”
Gastronomi Söyleşisinde Türk Mutfağı Konuşuldu
Festivalin birinci gününde düzenlenen gastronomi söyleşisinin moderatörlüğünü Özlem Mekik üstlendi. Söyleşide doktor şef Hüseyin Özer, Cumhurbaşkanlığı Sosyal ve Gençlik Politika Kurulu Üyesi Ebru Baybara Demir ve Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı sahnede bir araya geldi.
Panelde Türk mutfağının dünyadaki yeri, uluslararası arenada nasıl daha güçlü tanıtılabileceği ve gastronomi eğitiminin geleceği konuşuldu.
Özer’in konuşmasında şu sözlerle büyük alkış aldı:
“En güzel yemek anne yemeğidir. Gerçek yemek evde yenendir. Evde ne yiyorsak, bunu dünyaya formatlamamız gerekiyor. Aşçı tabak yapmaz, yemek yapar.”
Hayat Hikayesini Anlatan Film İlk Kez Afyon’da
Gastronomi festivalinin en dikkat çekici etkinliklerinden biri, doktor şef Hüseyin Özer’in hayat hikayesini konu alan filmin gösterimi oldu. Dünyada ilk kez Afyonkarahisar’da izleyiciyle buluşan film, Özer’in zorluklarla başlayan yaşam yolculuğunu, Londra’da kurduğu restoran zincirleriyle Türk mutfağını dünyaya taşımasını ve bugün ulaştığı noktayı beyaz perdeye aktardı.
Gösterim sırasında duygusal anlar yaşandı. Katılımcılar, Özer’in başarı hikâyesinin gençler için büyük bir ilham kaynağı olduğunu dile getirdi.
Hüseyin Özer, gösterim sonrası yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Benim hikâyem aslında Türk mutfağının hikâyesi. Bu toprakların bereketiyle büyüdüm. Afyonkarahisar’da bu filmin gösterilmesi benim için gururların en büyüğüdür. Bu organizasyonda emeği geçen Avukatım Şükrü Sarıdereye, ekip arkadaşlarına ve Valilik makamına çok teşekkür ederim” diyerek duyduğu minneti ifade etti.
BU SOKAĞI TOKAT’A GÖTÜRECEĞİM
Hüseyin Özer, festival kapsamında Uzun Çarşı’dan başlayıp Ulu Cami’ye kadar uzanan şehir turuna katıldı. Şehrin tarihi konaklarını, restore edilmiş sokaklarını ve kültürel dokusunu büyük bir hayranlıkla inceleyen Özer, gezisi sırasında sık sık notlar aldı ve fotoğraflar çekti.
Özer tur boyunca şunları söyledi:
“Bu sokaklar Şükrünün doğduğu ve büyüdüğü yerler biz kendisiyle İstanbul’da tanıştık bugün Afyon’da filmimiz gösterime girdi. Şimdi de Afyonkarahisar’ın tarihi noktalarını geziyoruz.
Afyonkarahisar’ın tarihi dokusu korunmuş, sokak sağlıklaştırma çalışmaları çok güzel yapılmış. Bu şehir, geçmişle bugünü bir arada sunuyor. Burası bir mutfak gibi; her köşesi, her taşında bir hikâye var. Bildiğiniz üzere Tokatta bir mutfak okulu yaptırıyorum orası biter bitmez bu sokak dokusunun aynısını Tokat’ta da yaşatacağım. ” dedi.
Tur sırasında Afyonkarahisar’ın ev yemekleriyle ünlü lokantalarına da uğrayan Özer, yöresel lezzetleri tattı ve Afyon mutfağının zenginliğini şu sözlerle özetledi:
“Gerçek yemek evde yenendir ama Afyonkarahisar, ev yemeği ruhunu şehir genelinde yaşatıyor. Bu şehirde her lokma bir tarih, her yemek bir kültür.”
Maden Suyu, Sucuk ve Lokumla Afyon’un Tadını Çıkardı
Afyonkarahisar Ticaret Odası Meclis Başkanı Mustafa Ali Çelikten’in rehberliğinde başlayan yerel lezzet ve üretim merkezlerini ziyaret edildi.
Şehrin doğal kaynaklarından çıkan maden sularına olan ilgisiyle bilinen Özer, Avşar Maden Suyu Fabrikası’nda yaptığı incelemede, neredeyse her adımda bir yudum maden suyu içti. Ziyareti sırasında şunları ifade etti:
“Dünyadaki mineral değerleri ve lezzeti bakımından en kaliteli maden suyu Afyonkarahisar’dan çıkıyor. Burada üretiliyor olması gerçekten büyük bir zenginlik maden suyu su’dan sonra tüm dünyanın ortak içeceği Afyon maden sularını tüm dünyaya tanıtıp pazarlamalıyız böyle bir tattan kimsenin mahrum kalmasını istemem.” İfadelerine yer verdi.
Ardından Özer, Afyon’un ünlü Cumhuriyet Sucukları Fabrikası’na geçerek, üretim aşamalarını yakından inceledi. Tadım testleri yaparken, sucukların kalitesine ve Afyon’un bu alandaki prestijine dikkat çekti.
Son olarak ALKO Şekerleme’yi ziyaret eden Özer, Afyon’un dünyaca ünlü lokumlarının üretim sürecini inceledi. Kendi elleriyle lokum kesip tattı; doğal pancar şekeri ve hurma suyu kullanılarak yapılan katkısız ürünlerden övgüyle söz etti:
“Şeker hastalığım olmasına rağmen, bu doğal lokumların tadı inanılmaz. Afyonkarahisar hem sucuk hem lokum hem maden suyu ile gastronomi cenneti.”
Festival alanında stantları da gezen Hüseyin Özer, Afyonkarahisar’ın en bilinen lezzetlerinden biri olan haşhaşı deneyimledi. Kendi elleriyle haşhaş taşını aldı haşhaşı döküp sürttü, ardından tattı, böylece hem görerek hem de dokunarak Afyon’un kültürel mirasına yakınlaştı.
Afyonkarahisar Valiliğinin özel davetiyle 3 gün boyunca vakit geçiren Özer, “Burada çok anlamlı 3 gün geçirdim edindiğim tecrübeleri bu gastronomi şehriyle paylaştım. Bu şehirden de edindiğim çokca şey oldu. Bu yolculukta bana eşlik eden tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim.” Diyerek şehirden ayrıldı.