MENDERES’İN KANAĞI’NDAN
RAİF ÖZTÜRK
DİNAR, İLKLERİ YAŞAMIŞ BİR KENTTİR
Dinar’da, bir kısmı illerde bile bulunmayan “Sivil Toplum Kuruluşları” vardır. Bu gün derneklerin yanı sıra, üyelerinin işlerini kolaylaştıran, meslek dayanışmasını sağlayan “Meslek Odaları” birer Sivil Toplum Kuruluşu olarak Dinar’ın önemli zenginliklerindendir.
Dinar’ın özlenen “Altın Çağı” geriye dönük olarak incelendiğinde, cumhuriyetten sonra Dinar’da görülen aydınlanmanın, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişmişlikte “Meslek Odaları” ile Derneklerin önemli rolleri olduğu görülür.
Cumhuriyetten sonra arkası arkasına kurulan ve her birinin çok önemli amaçları olan dernek ve meslek odalarının, büyük bir dayanışma içinde yönlerini Dinar’a çevirmeleri ve birbirinden güzel etkinliklerle sosyal ve kültürel hayata yön vermeleri Dinar’ı çevre il ve ilçelere göre daha çağdaş, sosyal ve kültürel hayatı daha canlı bir kent haline getirmiştir.
Geçmiş dönemlerde Dinar’ın en eski Sivil toplum Kuruluşu olan Türk Ocakları başta olmak üzere, Dinar Gençler Birliği Spor Kulübü, Dinar halkevleri, Dinar Yüksek tahsil Cemiyeti, Dinar halk Oyunları Derneği, Dinar Tiyatro Derneği, Dinar Müziki Cemiyeti, Türk hava Kurumu, Türk Kızılay ve Yeşilay Derneği’nin, Dinar Avcılar ve Atıcılar Derneğinin, Dinar’ın çağdaş bir kent olmasında, bir kültür kenti olmasında çok büyük katkıları olmuştur. Buna Dinar’ın köklü gelenek görenekleri ile dimdik ayakta olan Oğuz kültürünü, Dinar halk Bilimi (Türküler-Ninniler-Ağıtlar- maniler, Masallar) zenginliğini de eklememiz gerekir.
Cumhuriyetten hemen sonra ufku açık yerel yöneticilerin hizmet ettiği Dinar, o yıllarda bu aydın, ufku açık yöneticilerin gayretli çalışmaları sayesinde pek çok çağdaş değerle ilk tanışan yerleşim yerlerindendir.
Dinar, 1924 yılında ekonominin lokomotifi olan Dinar Ticaret ve Sanayi Odası ile tanışmıştır. Yine bir yıl sonra çiftçi ve esnafımıza büyük destekleri olan Ziraat Bankası ile tanışan Dinar, 1932 yılında Gençler Birliği Spor Kulübü, 1932’de “Dinar Belediye Bandosu”, yine 1932 yılında “Sessiz Sinema” ile tanışmıştır. Yine Dinar, 1930’lu yıllarda elektrik üreten Dinoma ile tanışmıştır. Dinar, 1953’lü yıllarda ülkemizde kendi Hidroelektrik üretim tesisi ile aydınlanan ender yerleşim yerlerinden biri olmanın bahtiyarlığını yaşamıştır.
1935’li yıllardan itibaren bir kültür ocağı olan halkevi Dinar’ın sosyal ve kültürel hayatının adeta okulu olmuş, çeşitli sosyal etkinliklerin yanı sıra Meslek kurslarıyla Dinar’ın ufkunu açmış, çehresini değiştirmiş ve parmakla gösterilen bir çağdaş kent olmasına katkı sağlamıştır.
1930, 1940 yılardan itibaren her hafta sonu bir tiyatro, Türk halk Müziği ya da Türk sanat Müziği gurubunu ağırlayan Dinar, böylece tiyatro ve konserlerle tanışan ilk ilçelerden birisi olmuştur.
Dinar, Nedret Gürcan’ın çıkardığı ve ülkenin tek şiir dergisi olan “Şairler Yaprağı” ile ülkemizin dört köşesinde ve sanat camiasında çağdaş bir kent, altın bir şehir olarak tanınmış ve adından övgü ile bahsedilmiştir.
Geçmiş dönemde meslek odaları ve dernekler Dinar’ın Sosyal ve Kültürel hayatında nasıl etkili olmuşsa, yine etkili olacaktır. Çünkü Dinar’daki derneklerin bir kısmı bugün orta ölçekli illerde bile yoktur.
Türk Ocakları, Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitim Gönüllüleri Derneği, Dinar Yazarlar ve Şairler Derneği, Marsyas Müzik Kültür Derneği, Marsyas Gençlik, Spor Halk Oyunları Derneği, Engelliler Derneği; Dinar Muhtarlar Derneği, Dinar ve Çevre Köyleri Yardım ve Dayanışma Derneği, Dinar İmam-Hatip Lisesi Mezunları Derneği… Gibi dernekler bugün Dinar’ın en önemli zenginliklerindendir.
Dinar, esnaflarımızın dayanışması ve Sivil toplum Kuruluşlarımıza verecekleri desteklerle yeniden sosyal ve kültürel hayatı zengin, şirin bir kültür kenti olacaktır. Dinar’ın gelişmesi, örnek kent olması için ufku da, önü de açıktır. Yarınları inşallah daha aydınlık olacaktır.
Saygılarımla
RAİF ÖZTÜRK