Türkiye’nin meseleleri vardır. Başka ülkelerin de meseleleri vardır. İnsanoğlunun
DÜŞÜNCE ve AKSİYON ÜZERİNE
Türkiye’nin meseleleri vardır. Başka ülkelerin de meseleleri vardır. İnsanoğlunun dünyaya ayak bastığı andan bu yana problemleri olmuştur. Ve şüphesiz ki yeryüzünde insan cinsi var oldukça müşkülleri daima var olacaktır. Bu gerçeği reddetmek mümkün değildir.
Tarihe şöyle bir bakarsak, özellikle problemlerin yoğunlaştı toplum ve zamanlarda toplum mesele üzerinde düşüncelerin de yoğunlaştığını görürüz. Belki de insanoğlunun problemlerini tarih boyutunda atma imkânının bulunduğu anlar bu tarih anlarıdır. Eski Mısır ve Hint yazıları, Aztek haberleri— Eski Yunan’ın felsefesi ve politik düşüncesi» Roma’nın çöküşü, İslâm dünyasının Haçlı Moğol istilaları sırasındaki krizi, 18. Asır Osmanlı şoku, Batı dünyasının karşısında Rusya’nın aynı asırlardaki tepkileri ve dünyayı kritik etmeye yönelişi, nihayet Batı dünyasının 19. asır başlarında gelecek konusunda duyduğu büyük tereddüt çek kapsamlı ve verimli çalışmalar olmuştur. Diyebiliriz ki büyük bunalım anları insanoğlunun probIemlerinin çok geniş bir biçimde araştırıldığı düşünce safhalarını işaretler. Bu tarih dönemlerinde çok büyük eserler verilmiştir
Pek az bildiğimiz eski dünyanın ve medeniyetlerin yazılarını bir tarafa bırakmak. Aristo’nun Politika’sı, Eflatunun Devlet'i, Danyal Peygamberin rüyetleri; Hz. İsa’nın karanlık bir dünyadaki haberi ve müjdesi, İslâm dünyasının 9-11. asırlardaki krizinden sonra ortaya çıkan İbn-i Haldun’un Mukaddime’si, Rönesans ve Reform çalkantıları sonucunda Avrupa tefekküründe bir dönüm noktası olan Vico’nun tarihi hümanist lâik medeniyet safhasına giren Avrupa’da doğum sancıları, Montesqieu; Voltaire, Fransız İhtilâli’nin bildirişi, Sanayi Devrimi’nin sarsıntıları. Avrupa düşüncesinin çare arayışları, Saint Simon’dan Durkheim’a Fransız sosyalizmi ve sosyolojisi, kapitalizmin ilk vahşet dönemi, toplumcu ve hümanist feryatlar, sosyalizmin Avrupa medeniyetini kritik edişi, Batı sömürgeciliği karşısında Rus düşüncesinin itirazları, insanoğluna Rusya, dünya ve tarih açısından bakış. Daniievsky, Beryaev, Osmanlı dünyasının çözülüşü ve tepkiler.
Bu saydıklarımız akla İlk gelenlerdir. Sadece bu kadarı bile insanlık kültürünün ve milli kültürümüzün pek önemli bir öbeğini teşkil eder. Bu eserleri ve düşünceleri, insanoğlunun kültür hazinesinden çekip aldınız mı çok yavan bir dünya kalır. Bu dünyanın da insana pek yakıştığı söylenemez.
Bütün bu büyük düşünce örnekleri yanında bir başkası var ki, hiçbirisi ile mukayese edilemez. O ölçüde büyüktür ve insanidir. Aşağı yukarı zikrettiğimiz bütün büyük düşünürlerin ve düşüncelerin kaynağı ve hedefi de o. Hz. Peygamberden ve O’nun eserlerinden bahsetmek istiyoruz. Bütün asil düşüncelerin kaynağı ve göz kamaştırcı iyiliklerin tamamlayıcısı Hiçbir tefekkür ondan müstağni hissetmemiştir kendini. Göethe'den Dostoyevski’ye kadar bütün büyük düşünce sahipleri o rahmet deryasından istifade etmiştir.
Kısaca insanoğlunun dünyaya ayak bastığından bu yana yaşayışının bir parçası olmuştur. Problemleri, bu problemlerin çözümü için de büyük düşünceler ve büyük aksiyonlar ortaya çıkmıştır. İnsanoğlunun yücelmesi, mutluluğu ve toplumun ilerlemesi başka türlü mümkün olmaz.
Türkiye’nin problemlerine insanoğlunun maddi ve manevi problemlerinin çözümüne ait bir seri tekitleri sunmuş jeopolitik ve ahlaki bir düşünceyi tarih ve dünya ölçüsünde işlemeye çabalamıştır. Dünya görüsünün dava bilimsel, ahlaki temeller vardır ve bu temeller bir sistem haline getirilmeye çalışılmıştır. Ama bütün bu çabaların bir pozitif amacı vardır, o da yazının özelliklerini ifade eden cümlede görülür: «Gençlik ileri ve mutlu bir Türkiye!»
Bu amacın, bütün Türkiye’nin amacı olduğu muhakkaktır. Bir yazar olarak görevimiz anlatmak bir muhterem okuyucuya düşen ilk görev de anlamak ve sonra anlatmaktır. Türkiye’nin ilerleme ve yücelme da Yarışına gönülden inananların başka bir görev düşünmek mümkün değildir. Hak, gerçek, adalet gibi bütün insanların gönül tutkusu nasıl güneş gibi yayılıyorsa, doğru yolda olduğumuz yayılmalıdır.
İbrahim AYAN